Bilinçli Tüketici Olmak İçin Bütçe Dostu Öneriler​

Covid-19 salgını tüm yaşantımızı alt üst ederken, tüketim alışkanlıklarımız da bundan nasibini aldı elbette. Bugün, aşılanmalar sonrası virüsün etkisinde azalmayı takiben kısıtlamaların tamamen kalkmasıyla, pek çoğumuz Covid-19 öncesi davranışlarımıza geri dönüş yapmış durumdayız. Bir dönem arka arkaya sipariş ettiğimiz spor ekipmanları, rahat ve yumuşacık eşofman takımları, evde farklı lezzetler denemeye fırsat veren küçük ev aletleri yerlerini farklı ürünlere bıraktı. İstatistikler, özellikle giyim sektöründe büyük hareketlenme yaşandığını gösteriyor. Görünen o ki geçtiğimiz sene boyunca yeniden sokaklara dökülmeye, sosyalleşmeye başlayan ve ufak ufak ofislere dönüş yapan bizler gardıroplarımızı yenilemek konusunda oldukça hevesliyiz. Elbiseler, jean pantolonlar, etekler ve ayakkabılar şu dönemin en tercih edilen parçaları.

İki sene boyunca evlerimizde kapalı kaldıktan sonra belli ki görme, görülme, eski dostlarımızın karşısına taze bir görüntüyle çıkma konusunda oldukça istekliyiz. Öte yandan birçok ülkede yaşanan ekonomik durgunluk, finansal olarak bizleri endişelendirmiyor değil. Komşu ülkelerden gelen savaş haberleri, yükselen enerji fiyatları ve yaklaşan seçimler sebebiyle önümüzde beliren ekonomik belirsizlik, bütçemizi daha akıllı idare etme konusunda bizlerde uyanışa neden oldu. Birçoğumuz artık daha bilinçli tüketici olma konusunda farkındalık kazanmak istiyoruz.

Peki, bilinçli tüketici nasıl olunur? Bilinçli tüketici olmak için nelere dikkat etmeliyiz? Bunun cevabı çok basit: farkında olarak, farkına vararak. Biz de sizin için bilinçli tüketici olma yolunda atabileceğiniz doğa dostu basit adımları derledik. Üstelik bu öneriler para biriktirmenize ve tasarruf yapmanıza da yardımcı olacak.

Sadece İhtiyacınız Olanı Satın Alın

Bilinçli tüketici olmanın ilk adımı sadece ihtiyacın olan ürüne para harcamak. Bunun için evinizde bulunan eşyaların şöyle kabaca bir envanterini çıkarmak yeterli. Dolapların arkası, çekmecelerin kuytu köşeleri tam da sipariş etmek üzere olduğunuz o tamir aletini saklıyor olabilir. Hazır mevsim geçişinde evlerimizde daha sık vakit geçirebiliyorken, bir sonbahar temizliğine girişmenin ve ortalığı biraz toparlamanın tam sırası. Evinizdeki eşyaları kategorilerine göre düzenlerseniz; elinizin altında ne olduğunu bilir, ilerleyen zamanlarda mükerrer alışverişler yapmamış olursunuz.

Gereksizce Ambalajlanmış Ürünlerden Kaçının

Bilinçli tüketici olmak yalnızca daha az para harcamak değil, aynı zamanda o ürünün doğadaki izini de göz önünde bulundurmaktır. Satın almak üzere olduğunuz ürün hiç de gerekmediği hâlde plastikler ve köpüklerle mi paketlenmiş? Tercih etmeyin. Dört adet mandalinayı, altı adet salatalığı özenle plastiklere sarmış süpermarketler yerine, mahalle manavına şans verebilirsiniz.

Aldığınız Ürünü Kaç Sene Kullanabilirsiniz?

Bir İngiliz atasözü şöyle diyor, “Ucuz mal alacak kadar zengin değilim.” Elbette bu sözden her pahalı ürünün kaliteli olduğu sonucuna ulaşamayız. Fakat sırf ucuz diye birkaç kullanımda bozulacak bir ev eşyasına, iki, bilemedin üç yıkamada kendinden vazgeçmiş gibi duran gömleklere yaptığımız masrafları düşünelim. Peki ya büyük heveslerle aldığınız o cam French press? Bugüne kadar kaç kahve demleme aleti tezgâhtan öylece düşüp kırıldı? Sabahları mis kokulu bir kahve keyfinin bedeli bu kadar ağır mı olmalı? Bilinçli tüketici olma yolunda atacağımız bir diğer adım, şüphesiz ki aldığınız ürünün kullanım süresi ve sağlamlığıdır. Belki bir miktar daha fazla ödeyerek çelik bir kahve demleme makinesi çok uzun yıllar mutfaktaki en yakın arkadaşınız olacak.

İleri Dönüşüm Tekniklerine Şans Verin

Mini mini teneke çay kutularına fesleğenler, büyük boy margarin tenekelerine sardunyalar diken babaannelerimizin bir bildiği vardı elbet. Yeni bir ev eşyası almak üzeresiniz. Peki ya elinizdeki eşyalardan herhangi biri, birkaç müdahale ile o ürünün yerini tutabilir mi? İkinci el eşyalar satan mahalle arası dükkânlarda işinize yarayacak bir şeyler çıkabilir mi? Belki de sadece çevrenizde sorup soruşturarak bir tanıdığınızın tam da elindeki fazla eşyalardan kurtulmak istediğini öğrenebilirsiniz. “Birinin çöpü, başkasının hazinesidir.” sözü tam da bu günler için söylenmiş olmalı. Yeni kurduğunuz evinizde birkaç parça mobilyaya ihtiyacınız var ve o sırada teyzeniz kendi evinde daha minimalist bir yol izlemeye karar vermiş. Biraz yenileme, birkaç modern dokunuşla o eşyalar işinizi görüyor mu? Ne mutlu size!

Giysilerinizin Ömrünü Uzatın

Bu başlık sıradan bir deterjan markası sloganı gibi görünebilir. Oysa ironik bir şekilde, giysilerinizin ömrünü uzatmak, onları gerekmedikçe yıkamamakla mümkün. Gerçekten kirlenmedikçe giysileri yüksek ısılarda, bol köpüklü çamaşır deterjanlarıyla yıkamak hem doğaya zarar veriyor hem de giysilerinizin kısa sürede eskimesine, renklerinin solmasına neden oluyor. Halbuki kıyafetlerinizi gereğinden sık yıkamayarak, yıkamaları çamaşır makinesinin ekonomik ayarında yaparak ve kurutma makinesinden mümkün oldukça uzak durarak kıyafetlerinizi daha uzun süre kullanabilirsiniz.

Satın Aldığınız Ürünün Yolculuğunu Düşünün

Anlık içgüdülerle, acele karar vererek bir şeyler almak yerine, o ürünü derinlemesine araştırın. Nerede üretilmiş? Üretilirken ne yoğunlukta bir karbon ayak izi bırakmış? Hayalini kurduğunuz ürünün alternatifi olabilecek daha masum bir marka bulabilir misiniz? Unutmayın ki hayatınıza aldığınız sürdürülebilir, doğa dostu, etik ürünler etrafınızdaki insanlara sizinle ilgili bir mesaj verir. Temiz markaları tercih ederek bu markaların kazanmasına ve daha çok insana ulaşmasına fayda sağlamış olursunuz.